Türk Hava Kurumu Yardım Makbuzları

Önceki yazılarımda sözünü ettiğim gibi, 1935 yılında çıkarılan kanun ile Tayyare Müdafaa harç pullarının Maliye Bakanlığınca basılması ve gelirinin bakanlık tarafından toplanmaya başlaması ile Türk Hava Kurumu (THK) önemli bir gelir kaynağını kaybetmişti. 1939 yılında Milli Piyango idaresinin kurulması ile daha önce THK tekelinde bulunan piyango düzenleme sayesinde elde ettiği gelirlerini de kaybetmiş oldu. THK yardım pullarının tekrar resmi belgeler ve posta gönderilerine zorunlu olarak yapıştırlması isteklerini hükümete iletti ise de hükümet buna olumlu bakmadı.

Bütün olumsuzluklara karşın THK pula benzeyen yardım makbuzları basmaya devam etti. Bu yardım makbuzlarının posta gönderilerinde zaman zaman kullanıldığı görülmektedir. Koleksiyonumdan paylaşacağım örneklerde çeşitli tiplerde THK yardım makbuzları görülebilir. Bir kuruşluk Tayyare pulunun hızlı tüketilmesi nedeni ile sıkça yeniden basıldığını biliyoruz, elde tayyare pulu olmadığı dönemde yasaya aykırı olarak Türk Hava Kurumu yardım makbuzlarının kullanıldığı düşüncesi akla geliyor.

30 Ağustos 1941 Zafer bayramı günü gönderilen zarfa ilgili kanun gereği Maliye Bakanlığı tarafından bastırılan Tayyare Müdafaa harç pulu yapıştırılması gerekirken yerine THK yardım makbuzu kullanılmış.

Benzer şekilde 30 Ağustos 1944 Zafer bayramı günü gönderilen zarfa ilgili kanun gereği Maliye Bakanlığı tarafından bastırılan Tayyare Müdafaa pulu yapıştırılması gerekirken yerine THK yardım makbuzu kullanılmış.

Aşağıda görülen 1946 tarihli üç Galata damgalı zarfta da tayyare pulu yerine THK yardım makbuzlarının hemde Galata postanesi gibi bir postanede kullanılmış olması ilgi çekici.

Uçamayan uçak postaları

1944 yılında yapılan Normandiya çıkarmasından kısa bir süre sonra 1945 yılı yazında Almanya teslim olmak zorunda kaldı, böylece Avrupa’da uçak postaları yeniden düzene girmeye başladı. Ancak bu geçiş dönemi sancısız olmadı, bu nedenle 1945 yılı sonbaharı ve kışında gönderilen uçak postası gönderilerinin uçak ile gönderilemediği için bazen normal yollar ile gönderildiği bazende yolun bir kısmını normal şekilde gittikten sonra uçak postası ile yoluna devam ettiği görülmektedir.

Uçak postası ile gönderilemeyecek olan gönderilerde bunu belirtmek için gönderide bulunan “Uçak ile” vinyetlerinin, kaşelerinin hatta el ile yazılmış ibarelerin çizgili kaşeler ve kırmızı renkli mürekkep ile iptal edildikleri görülmektedir. Aşağıda değişik ülkelerin posta merkezlerinin uyguladığı iptal kaşelerinden örnekler bulunmaktadır.

Uçak postası ile yoluna devam edemeyen gönderilerin bir başka şehirden veya bir başka ülkeden uçak ile yoluna devam etmesi olasılığı olan durumlarda ise bu gönderilere O.A.T açık yazılışı ile Onward Airmail Transportation (veya Transmission) yani ileriye doğru uçak postası ulaşımı anlamına gelen kaşeler uygulandığı görülmektedir.
Bu kaşeler uygulandığı posta merkezine göre büyük oval, büyük dikdörtgen, küçük dikdörtgen, yine küçük dikdörtgen içinde daha küçük harfler ve köşeleri ovalimsi dikdörtgenler gibi farklı oabilmektedir. Aşağıda değişik ülkelerin posta merkezlerinin uyguladığı O.A.T. kaşelerinden örnekler bulunmaktadır.

İkinci Dünya Savaşında ABD’ye Hava Postaları

İkinci Dünya Savaşının başlamasından hemen önceki dönemdeki hava postası rotaları ile ilgili ayrıntılı bilgileri daha önceki yazımda anlatmıştım. Avrupa kıtasında savaş İngiltere ve Fransa’nın 1939 sonbaharında Almanya’ya savaş ilan etmesi ile resmen başladıktan sonra Amerika Birleşik Devletleri savaşa katılmamasına karşın Avrupa ile hava postası bağlantısını sağlayan ve aşağıda resmi görülen Pan American Clipper uçaklarının FAM18 güney hattı uçuşları ABD’den  Fransa’nın Marsilya şehri yerine tarafsız olan Lizbon’a kadar uçmaya başladı. Bu hat 1941 yılı sonuna kadar kullanılmaya devam etti.

Aşağıda görülen hava postası zarfı  üzerinde yazılı rotaya uygun olarak Atina-Roma-Lizbon yolu ile gitmiş ise Lizbon New York uçuşunu FAM 18 güney hattında çalışan Pan Am Clipper uçaklarından biri ile yapmış olmalı. Zarf yolculuğu sırasında herhangi bir ülkede sansür için açılmamış.

Amerika Birleşik Devletleri’nin Japonların Pearl Harbor saldırısından sonra İkinci Dünya Savaşına katılınca, ülkemiz ile ABD arasındaki hava postasının Miami şehrinden kalkan FAM 22 Afrika uçuşları ile Kahire şehri üzerinden gerçekleştirilmeye başladığını görüyoruz. Ancak savaş şartları nedeni ile Afrika uçuşlarının gerçekleştirilemediği dönemlerde hava postasının Kahire’den çıkarak “horseshoe route” yani atnalı hattı ile Pasifik okyanusu yolu ile taşındığı da bilinmektedir.

Aşağıda görülen 1943 tarihli zarf normal yollar ile Kahire’ye gittikten sonra hava yolu ile ABD’ye gitmiş olmalı. Zarfın Mısır’da ve ABD’de sansür tarafından açılarak mektubun okunduğu ve sansür tarafından bantlanarak kapatıldığını görüyoruz. Zarfa uçak vinyeti yapıştırmak yerine “UÇAK İLE – par avion” yazan bir kaşe uygulanmış.

1944 tarihli hava postası zarfı yine Kahire üzerinden Amerika Birleşik Devletlerine gitmiş ve sansür heyetlerince açılarak okunmuş.