Junkers Berlin-Ankara hava postası

Türkiye’de bir uçak fabrikası ile yolcu, yük ve posta taşıyan bir hava yolu ağı kurmak için ülkemize bir teklifte bulunmayı planlayan Junkers, 1924 yılının Temmuz ayı başında Berlin Ankara arasında yaklaşık 2500 kilometrelik bir uçuş gerçekleştirdi ve bu uçuş sırasında hava postası taşıması yaptı. Bu uçuşu gerçekleştiren Junkers A20 model uçak daha sonra ülkemizde Junkers ortaklığı ile kurulan Tomtaş şirketi tarafından da üretilmiştir. Uçağın pilotu Wilhelm Zimmermann idi, 5 Temmuz 1924 sabahı yola çıkan Zimmermann geceyi Macaristan’ın Budapeşte şehrinde geçirdikten sonra ertesi gün önce İstanbul’a gelmiş, İstanbul’da suya iniş için kullanılan kızaklar çıkarılarak yerine tekerlek takılmış ve uçak Ankara’ya uçuşu tamamlamıştır. Dessau Ankara uçuşu yaklaşık 27 saat sürmüştür.
Bu uçuşa mali destek olması amacı ile özel bir vinyet veya pul bastırıldı ve pullar iki altın alman markı karşılığında satıldı. Alman posta idaresi bu uçuşu resmi bir posta taşıması olarak kabul ettiği için uçuş için özel ilk uçuş damgaları hazırladı, damgalarda “Erster Flug Berlin-Angora, Berlin 5.7.24” ve “First Trip Berlin-Angora, Angora 6.7.24” yazılmıştı. Uçuş sırasında 250 adet civarında posta taşındığı söylenilmektedir.
Berlin Ankara uçuşu için basılan ve iki altın mark ücretle satılan
Junkers F13 model uçak resimli pul/vinyet
Berlin Ankara uçuşu öncesi Junkers A20 model uçak Elbe nehri kıyısında yolculuğa hazırlanıyor.
Sağ taraftaki deri çantalar posta çantaları, sol taraftaki tekerlekler uçağa İstanbul’da takılacak.

Berlin Ankara uçuşunda İstanbul’a gelmiş, hava postası ile taşınan kart.

Berlin Ankara uçuşunda İstanbul’a gelmiş, hava postası ile taşınan zarf.
Berlin Ankara uçuşunda bir aeofilateli kulubünce gönderilmiş, hava postası ile taşınan kart.
Kartın ön yüzünde özel ilk uçuş damgası ” Erster Flug Berlin-Angora, Berlin 5.7.24 ”
altta görebileceğiniz arka yüzünde ise ” First Trip Berlin-Angora, Angora 6.7.24 ”
ve İstanbul varış damgaları bulunuyor. Anlaşıldığı kadarı ile kart Ankara’ya uçakla taşınmamış.

Junkers şirketi tarafından Berlin Ankara uçuşu için özel olarak hazırlanan,
uçuş için bastırılan özel vinyet yapıştırılmış zarf.
Zarfın  ön yüzünde özel ilk uçuş damgası ” Erster Flug Berlin-Angora, Berlin 5.7.24 “
altta görebileceğiniz arka yüzünde ise ” First Trip Berlin-Angora, Angora 6.7.24 ”
ve Ankara varış damgaları bulunuyor.

İlk Yurtiçi Hava Postaları

Lozan anlaşması öncesi seçimlerin yapıldığını, meclisteki vekillerin yenilendiğni ve daha sonra Lozan anlaşmasının yapılarak meclis tarafından onaylandığını, hemen arkasından ülkemizde havacılık ile ilgili çalışmaların hızlandığını görüyoruz.

1920 yılında yarbay rütbesindeyken Ankara hükümeti ile temaslara başlayan, albay rütbesine çıkarılarak Fransa’nın Ankara hükümeti nezdinde temsilcisi yapılan Mösyö Mougin, Cumhuriyetin kurulması ile General rütbesine terfi ettirilerek Fransa’nın büyükelçisi oldu. Mösyö Mougin’in çalışmaları sonucu uzun süredir bekletilen CFRNA  (Compagnie Franco-Roumaine de Navigation Aérienne – Franko Romen  Hava Seyir ve Sefer Şirketi – dönemindeki adı ile Franko-Romen Seyr ü Sefer-i Havaiye Kumpanyası) şirketine, Fransa meclisinin Lozan anlaşmasını onaylaması sonrası, Yeşilköyde havalimanı işletilmesi ile ilgili izinler verildi. CFRNA ülkemiz sınırları içinde de yolcu ve posta taşımak istiyordu, ancak ülkemizde temsilcisi olmayan Almanya adına İsveç elçisi devreye girdi ve Almanya’nın da ülkemiz sınırları içinde havacılık konusunda önerileri olduğunu belirtti.

1923 yılı sonlarında dönemin Hava Kuvvetleri komutanı (Kuvay-ı Havaiye müfettişi) olan Albay Muzaffer Bey (daha sonra Ergüder) başkanlığında iki karacı pilot, iki denizci pilot ve tabi ki Vecihi Bey’den (daha sonra Hürkuş) oluşan bir heyet; Fransa, İngiltere, Almanya ve İtalya’yı kapsayan bir inceleme gezisine çıktılar. Bu gezi sonucunda 1924 yılı başında İtalya’dan Aero Espresso İtaliana ve Almanya’dan Junkers ve Rohrbach şirketlerinden ülkemiz havacılığı için önerileri istenildi.

İtalya’da Türk havacılık heyeti ile yapılan görüşmeler sonrası
Aero Espresso İtalyana şirketince yazılan teklif mektubu
Almanya’nın uçak endüstrisinin savaş sonrası yapılan Versay anlaşması ile kısıtlanması nedeni ile Junkers şirketi ülke dışına çıkmış, SSCB (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) ile anlaşarak Fili şehrinde bir uçak fabrikası, ayrıca SSCB’de yolcu ve posta taşıyan bir şirket kurmuştu, SSCB için kurduğu yapının benzerini ülkemiz için önerdi. Junkers ilk olarak İstabul – Ankara arasında bir deneme uçuşu yapmak istedi ve ilk İstanbul – Ankara uçuşu 14 Şubat 1924 tarihinde F13 model bir uçak ile gerçekleştirildi, bu uçuş sırasında hava posta taşıması yapılmadı. Uçak 16 Şubat günü Ankara’dan İstanbul’a döndükten sonra 17 Şubat 1924 günü tekrar Ankara’ya uçtu. Bu iki uçuş sırasında deneme amacı ile hava posta taşıması yapılmış, ancak çok az sayıda posta taşınmıştır. 
Junkers F 13 uçağı Ankara’da
Junkers uçağı tarafından taşınan hava postası zarfı
1993 tarihinde İsfila müzayedesinde satılan Albert Haskiya koleksiyonundan
Ozan Kuntay koleksiyonundan hatıra amacı ile damgalanmış
Matbuat ve İstihbarat Müdüriyet-i Umumisi (daha sonra Anadolu Ajansı)
İstihbarat dairesi müdürü Alaettin Bey’in kartviziti
7 Nisan 1924 tarihinde CFRNA şirketinin İstanbul’a inen Paris – İstanbul uçuşunu gerçekleştiren pilot Maurice Nogues yönetimindeki Spad 46 model uçak, İstanbul’dan aldığı gazeteciler ile Ankara’ya yola devam ederek ilk İstanbul – Ankara yolcu taşımasını gerçekleştirmiş ve 8 Nisan günü İstanbul’a dönmüş, oradan da Paris’e geri gitmiştir, bu uçuşlarda bilindiği kadarı ile hava postası taşıması yapılmamıştır. 
Aynı pilot ülkemize Caudron model bir uçak ile tekrar gelerek 13 Nisan 1924 tarihinden başlayarak deneme amacı ile yolcu ve posta taşıması yapılan bir kaç uçuş daha gerçekleştirmiştir.
Ankara’dan İstanbul’a hava postası ile gönderilmiş mektup
İstanbul’dan Ankara’ya hava postası ile gönderilmiş mektup

Hava postası ile taşınan mektuplar yukarıda görülen özel damgalar ile damgalanmıştır. Damgalarda eski yazı ile ve Fransızca olarak Hava postaları ve şehir adı; Ankara veya İstanbul yer almakta idi. damga bazen zarfın arkasına varış damgası olarak da kullanılmıştır.

Aşağıda uçuş olmayan bir günde Hava postaları damgası ile damgalanmış bir antiye kartletr görülmektedir. Albert Haskiya koleksiyonundan bu antiye hava postası ile gönderilmemesine karşın o sırada Ankara’da Genel Kurmay’da görev yapan üretken filatelistimiz İsmail Hakkı Okday tarafından bir arkadaşı için özel olarak damgalatılmıştır.

Cumhuriyete doğru

Birinci dünya savaşı sonrasında savaşta kaybeden ülkeler ile yapılan barış anlaşmaları, askeri havacılık alanında Almanya ve Avusturya’ya kısıtlamalar getirdi, bu yüzden Almanya havacılık çalışmalarını posta ve sportif havacılık gibi sivil alanlara kaydırdı. Fransa ve İtalya’da da hava postaları alanında yoğun çalışmalar yapılıyordu. Havacılığa ise dünyanın bütün ülkelerinde büyük bir ilgi vardı.

1922 yılında İsviçre’nin Zürih şehrinde yapılan hava etkinlikleri
anısına hazırlanan bir kartpostal, Samsun şehrimizde bir koleksiyoncuya gönderilmiş.
Gerek cumhuriyet öncesinde gerek erken cumhuriyet döneminde Samsun şehrimizde
yoğunlaşmış kartpostal ve pul değiş tokuşu (mübadele) yapan koleksiyoncular olduğunu belirteyim.
 Lozan barış görüşmelerinin yapıldığı merkezden gönderilmiş 
Fransa’nın Paris şehrinden hava postası ile İngiltere’nin Londra şehrine
 gitmiş ve barış görüşmeleri merkezine geri gelmiş bir zarf.

Ülkemizde ise pek çok konuda olduğu gibi havacılık konusunda yapılacak çalışmalar ve anlaşmalar için, Kurtuluş savaşımızın sonuçlanarak ülkemizin hızlı ve ileri adımlar
atmasında en önemli dönüm noktası olan Lozan barış görüşmelerinin sonuçlanması bekleniyordu.

1920 yılında Romen sermayesi ve Fransız havacılık bilgisi ile kurulmuş olan CFRNA (Compagnie Franco-Roumaine de Navigation Aérienne – Franko Romen  Hava Seyir ve Sefer Şirketi – dönemindeki Osmanlıca adı ile Franko-Romen Seyr ü Sefer-i Havaiye Kumpanyası) kurulduğu 1920 yılında Osmanlı yönetimi ile bir protokol imzalayarak beş yıllığına yolcu ve posta taşıma iznini almıştı, Ankara anlaşması ile de Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetini ilk tanıyanlardan biri Fransa olmuştu, bu nedenler ile CFRNA daha ayrıntılı anlaşmaları hızla yapmayı istiyordu.
CFRNA şirketi ile Osmanlı devleti arasında yapılan dönemin İçişleri bakanı (Dahiliye nazırı) Reşit Mümtaz Paşa ve Genel Müdür Fleuriue imzalı 1920 tarihli protokol 2. madde CFRNA şirketine ülkemiz üzerinde yolcu, eşya ve posta taşıma , 3. madde ise topraklarımıza iniş haklarını veriyor, 6. maddeye göre protokol beş yıl geçerli
CFRNA tarafından posta idaremizden istenen hava postası ücretleri

Barış anlaşmasının yaklaşması üzerine CFRNA  şirketi TBMM hükümeti İstanbul temsilcisi
 olan Adnan Bey (sonradan Adıvar) ile görüşmelere başlıyor.

Bütün bu çalışmalara karşı CFRNA ülkemizin posta idaresi ile bir anlaşmaya varamadan bir süre daha bekleyecekti. CFRNA uçakları İstanbul’a uçuşlar gerçekleştirerek bu bekleme süresini deneyim kazanarak değerlendiriyordu.

Temsili resimde CFRNA şirketinin Spad 46 model uçağı İstanbul şehri üzerinde.

CFRNA şirketinin uçuş saatleri. Paris’ten kalkan uçak üçüncü gün İstanbul’da olabiliyordu.


Bazı filatelistler ise ülkemiz posta idaresinin henüz vermediği hava postası hizmetini dolambaçlı yollardan sağlıyorlardı. İlginç bir örnek olarak, değerli filatelistimiz Ozan Kuntay koleksiyonundan, dönemin pul tüccarlarından Atanas Küçükis’in aşağıda resimleri bulunan zarfı gösterilebilir. Normal posta ile Bükreş’te bir arkadaşına gönderdiği zarf oradan Paris’e ve Paris’ten Londra’ya hava postası ile uçmuş, içindeki pul fiyatları listesi ise büyük bir olasılık ile ülkemizden uçan ilk pul fiyat listesi olmuştu.


Kurtuluş Savaşı Dönemi hava postaları

Dünya Savaşı sonrasında Yeşilköy işgalci güçler tarafından kullanılmaya başladığında, bazı uçaklar Maltepe’ye kaçırıldıysa da bu uçaklara daha sonra İngilizler el koydular. Konya hava üssünde bulunan az sayıdaki uçak Kurtuluş Savaşımızın başlaması ile Eskişehir’de oluşturulan Birinci Tayyare bölüğü ve Uşak’ta oluşturulan İkinci Tayyare bölüklerine gönderildiler. Savaşın ilk dönemlerinde işgalci güçlerin bazı uçaklarıda ele geçirilerek kullanıldı ise de olanaklar çok kısıtlıydı. Bu kısıtlı olanaklara karşın Kurtuluş Savaşımızın her cephesinde hava gücümüz yerini aldı.
Sakarya Meydan Muharebesi sonrasında sıra işgalci Yunan güçlerini Anadolu’dan çıkarmaya gelmişti, bu amaçla hava gücümüzün eksiklikleri giderilmeye çalışılıyordu. İtalyan ve Fransız güçleri Anadolu’yu terk edince onlar ile de ticaret yapma olanakları ortaya çıkmış oldu ve hava gücümüz hızlı bir şekilde desteklendi. 


1922 Antalya – Akşehir Hava Postası

Sağ tarafta kullanılan Antalya hava postası hatırası 7/2/38 kaşesi

Antalya Akhisar uçuşu sırasında hava postası taşıyan uçak
Antalya Akhisar uçuşu sırasında hava postası taşıyan
daha sonra hava kuvvetlerimizin pilot eğitimlerinde kullandığı Karga adı verilen
SAML Aviatik B.1 model uçak
Pilot Vecihi Bey

1921 yılı sonlarında İtalyanlardan SAML (Società Anonima Meccanica Lombarda) fabrikalarının Alman lisansı ile ürettiği bir adet Aviatik B.1 model keşif ve eğitim amaçlı uçak satın alındı. Antalya’ya getirilen bu uçağı Akşehir’e götürmek için gelen pilot Halil Bey Antalya’da hastalanarak hayatını kaybetti, bunun üzerine pilot Vecihi Bey uçağı götürmek için Antalya’ya geldi. 


Bu sırada İsmail Hakkı Okday tarafından 1338 üstbaskılı pulların yapılmasına benzer şekilde, izin alınmadan “Antalya tayyare postası hatırası 7/2/38” üstbaskısı yapılan pullar kullanılarak, 7 Şubat 1922 tarihinde bir hava posta taşıması gerçekleştirildi. 

Posta zaten daha önceden gönderildiği için, son anda verilenler ile  bu hatıra üstbaskısının yapılmasını düşünen askeri görevliler tarafından verilen çok az sayıda gönderi, önce basımevine gönderilerek üstbaskı yapıldıktan sonra, uçak ile Akşehir’e taşındı ve oradan normal posta ile yerlerine ulaştı.

Filatelist dergisinden Antalya-Akşehir hava postası ile gönderilmiş antiye kart

İsfila tarafından satılan önemli Türk aerofilatelisti Albert Haskiya koleksiyonundan
7 Şubat 1922 tarihinde Antalya’dan gönderilmiş hava postası



Hava postası ile giden çok az sayıdaki gönderinin yanında, büyük çoğunluğu hatıra amacı ile olmak üzere, toplamda yüz kadar parçaya “Antalya tayyare postası hatırası 7/2/38” sürşarjı yapıldığı söylenmektedir.

İsfila tarafından satılan önemli Türk aerofilatelisti Albert Haskiya koleksiyonundan
hatıra amacı ile hazırlanmış damgalı antiye kart
İsfila tarafından satılan önemli Türk aerofilatelisti Albert Haskiya koleksiyonundan
hatıra amacı ile üstbaskı yapılmış antiye kart
İsfila tarafından satılan önemli
Türk aerofilatelisti Albert Haskiya koleksiyonundan
hatıra amacı ile yapılmış damgalı dörtlü blok



Verilen örneklerde görülebildiği gibi bazı üstbaskılar baskı makinasında yapılmaya çalışılmış, başarılı olunamayınca daha sonrakilere elde kaşe şeklinde kullanılarak üstbaskı yapılmıştır.



1923 Edirne – İzmir Hava Postası
Havacılık tekniklerindeki gelişmeleri savaş sonrasında sivil havacılığa uyarlama çalışmaları başladı, italyan Caproni şirketide geliştirdikleri Ca.52 bombardıman uçağını, savaştan sonra dokuz yolcu alabilen B.1 adı verdikleri bir modele dönüştürerek Milano Roma arasında deneme uçuşları yaptı, daha sonra Italia adı verilen bu uçağı tanıtmak ve uzun mesafede denemek için bir dünya yolculuğu planladılar. Ancak Edirne’ye inen uçak bir daha çalışmayınca uçaktan vaz geçerek ülkemize bağışladılar.

Pilot Vecihi yanında makinist arkadaşları ile Edirne’ye geldi. Çalıştırdıkları uçağa bir kaç kez yolcular alarak Edirne üzerinde dolaştırdıktan sonra, 7 Haziran 1923 tarihinde Edirne’den yanlarında birkaç yolcu ve hatıra olarak damgalatılan birkaç kartpostal ile İzmir’e döndüler.

Italia adlı Caproni B.1 uçağı önünde Edirne’de çekilmiş fotoğraflar
Corinphila tarafından satılan önemli Türk aerofilatelisi koleksiyoncusu Robertson koleksiyonundan
pilot Vecihi Beyin Edirne’den İzmir’e uçakta taşıdığı
uçuştan sonra arkadaşına gönderdiği uçak resimli hatıra kartpostalı

İzmir’e dönünce pilot Vecihi Bey tarafından bastırılan tanıtım broşüründen bir parça
“Yakında posta ve yolcu nakline başlayacak olan ilk yolcu tayyaremiz” yazılı
Pilot Vecihi Bey asker kökenli olmadığı için Yeşilköy uçuş okulunda pilot eğitimlerine alınmamış, havacılık merakı yüzünden makinist eğitimi alarak Bağdat cephesinde uçak makinisti olarak savaşa katılmış, orada uçak kullanmaya başlamış, daha sonra savaş sırasında Yeşilköy’de pilot eğitimine alınmıştır. 1920 yazında Anadolu’ya geçmiş, Kuvay-ı Seyyare için keşif uçuşları ile başlayarak her cephesinde Kurtuluş savaşımıza katılmış ve İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiş olmasına karşın askeri kayıtlarda her zaman sivil pilot Vecihi diye anılmaktadır.
Daha sonraları Hürkuş soyadını alan havacılığımızın önemli karakterlerinden pilot Vecihi Bey’in maceraları Cumhuriyet dönemimizde de devam etmiştir. Devlet Hava Yolları tarafından satılan eski uçakları 1955 yılında satın alarak Hürkuş Hava Yolları adlı ilk özel uçak şirketimizin de kendisi tarafından kurulduğunu ve İstanbul Bursa arasında yolcu taşımacılığı yaptığını belirtmek isterim. 
Vecihi Hürkuş anısına 2010 yılında Beyoğlu ve Kadıköy’de düzenlenen
pul sergilerinde kullanılan özel anma damgaları